Yaşadığımız
yüzyılda Müze kriterlerinin birçok köklü değişim geçirdiğine tanık olmaktayız.
Bunlardan en önemlisi hiç şüphesiz müzelerin şeffaflaşmasıdır. Eski müze
yapısının o içine kapalılığı ve dışarıdan hiçbir öneri ve eleştiriye tahammül
edememesi…. Tüm bunlar artık batı müzeleri için unutulmuş birer hatıra olarak
anılmaktadır. Türkiye’de müzecilik kavramının değerli olduğunun fark edilmesi
ise 90’lı yılların sonlarına denk gelmektedir. Türkiye’de bu değişim çok yeni
olsa dahi “Türk Müzeciliği” adına kısa sürede birçok olumlu yol kat edilmiştir.
Devlet müzelerine nazaran en hızlı gelişimi gösterebilen Özel Müzeler olmuştur.
Bu müzeleri sıralayacak olursak eğer; S.U. Sakıp Sabancı Müzesi, Rahmi Koç
Müzesi ve İstanbul Modern Sanat Müzesi bunların ilk örneklerindendir.
2012
senesinin başında “S.U. Sakıp Sabancı Müzesi” Türk Müzeciliği açısından bir ilk
denilebilecek bir projeye imza atmıştır. Bu projenin ismi; Müze Eserlerinin Dijital
Ortama Aktarımı Projesi’dir. Projeye göre müze koleksiyonunda bulunan tüm
eserlerin görselleri dijitalleştirilecek ve eserler hakkındaki envanter
bilgilerinin özel bir program ile potansiyel müze ziyaretçilerinin internet
ortamında hizmetine sunulacaktır.
Projenin tanıtımı ve internet ortamına aktarılan eserlerin paylaşımı
Ekim (2012) ayı içerisinde gerçekleştirilmiştir. Kullanılan programın ismi
CONTENTdm’dir. Bu program batı kökenli ülkelerde Üniversite Kütüphaneleri
tarafından 2000’li yılların başında kullanılmaya başlanılmıştır. Program
üreticisi bir Amerika şirketidir. Özellikle yazılı kaynakların dijital ortamda
muhafaza edilmesi ve arşivlenmesi kolaylığını sağlayan bu program, ilk olarak
Getty Center, Los Angeles tarafından müzecilik alanında kullanılmıştır. Bu
program Fransız yazar ve döneminin Kültür Bakanı olan Andre Malraux’ğun
“Duvarları Olmayan Müze” (1940’lı yılların sonu) projesine benzemektedir. O’na göre müzenin koleksiyonunda bulunan tüm
eserlerin fotoğrafları çekilmeli ve izleyicilere bu fotoğraflar sergilerde
sunulmalıdır. Hem tüm eserler (yüksek ve alt sanat) aynı düzeye gelmiş olurlar
hem de orjinal eser sergilenirken ve nakliyesi yapılırken zarar görmemiş olur. Getty
Center kendi bünyesi içerisinde bu program hakkında gerekli birimi oluşturmuş
ve müze koleksiyonunda bulunan eserlerin kayıt edilmesinde kullanılması
düşünülen standartları geliştirmiş ve geliştirmeye de devam etmektedir.
CONTENTdm oldukça yeni bir program olduğu için onun hakkında yazılabilecek çok
fazla bilgi bulunamamaktadır. Yalnızca bu programı kullanan kişiler gerekli
bilgilere sahip olabilirler.
Programda
fark edilen en dikkat çekici özellik; S.U. Sakıp Sabancı Müzesi’nin şeffaflığına
işaret etmesidir. “Müzenin tüm koleksiyonunu ziyaretçileriyle paylaşması”nın
kanıtı niteliğinde olan bu proje aynı zamanda müze ziyaretçilerinin müzeye
gelmeden önce internet ortamında eserler hakkında ön bilgi edinmesini ve sergi süresi
içerisinde bilinçli olarak zaman geçirebilmesini sağlamaktadır. Bununla
birlikte incelemek istediği eseri internet ortamında sınırsızca inceleyebilmekte
ve hatta o eserin röprodüksiyonunu gerekli formu doldurduktan sonra müzeden
isteyebilmektedir. Sergiyi gezdiği süre içerisinde yeterli zaman ayıramayan ve
sergiden erken ayrılmak durumunda kalan ziyaretçiler için de çok önemli bir
zaman tasarrufu yaratmaktadır. Sergiden erken ayrılan ziyaretçi incelemek
istediği eseri evinde ya da yetişmesi gerektiği alana ulaştığı zaman internet
yardımıyla inceleyebilmektedir.
CONTENTdm
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder